CHP 38. Olağan Kurultayı “İkinci Yüzyılda Demokrasi ve Birlik Kurultayı” sloganıyla bugün Ankara’da başladı. CHP Genel Başkanlığı için yeniden namzet olan Kemal Kılıçdaroğlu, salondakilere hitaben bir konuşma yapıyor.
14 Mayıs seçimlerine ilişkin bir değerlendirmede bulunan Kılıçdaroğlu, “6 parti bir araya geldik. Ülkeyi nasıl yöneteceğimiz için oturduk çalıştık. Ortak mutabakat metni hazırladık ve halkımızla paylaştık. Güçlendirilmiş parlementer sistem için çalışmalar yaptık. İş, cumhurbaşkanlığı adaylığının seçilmesine gelince masadan kalkmalar ve masaya geri dönmeler oldu. Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu’nun bu sözleri salondaki kalabalık tarafından uzun süre alkışlandı.
“100 yıllık bir tarih her siyasal partiye nasip olan bir tarih değildir. 100 yıllık tarih içerisinde umumi başkanlarımız tutuklandı, hapse girdi. Yılmadık. Şimdi 100. yılımızı kutluyoruz. Türkiye’de hiçbir partiye nasip olmayacak tarihi beraber yaşıyoruz. CHP’yi 100 yıl yaşatan gerçek kuruluşunun cenk meydanlarında Kuvayi Milliye’ciler tarafından gerçekleştirilmesidir. Biz alelade bir parti değiliz. Biz Kuvayi Milliyecilerin partisiyiz. Biz Atatürk’ün partisiyiz. Biz hiçbir evladımızın yatağa aç girmememesi için mücadele eden bir partiyiz. Biz herkesin inancına, herkesin kimliğine, ömür tarzına saygı duyan bir partiyiz.
100 yılı yaşatanın örgütlerimiz olduğunu kimsenin unutmaması gerekir. Örgütlerimiz, 100 yıllık mirası yaşatanlardır. Bu salon öbür partilerin kurultaylarına benzemez. Bu salonda 5’li çeteler, oligarklar, uyuşturucu baronları yok. Bundan sonra da asla olamayacaktır. Bu salonda mafya bozuntuları, rüşvetçiler yok. Bundan sonra da olmayacaktır.
Bizim kurultaylarımız her türlü düşüncenin özgürce sorgulandığı kurultaylardır. Bu aynı zamanda aydınlanmanın güvencesini ve sürekliliğini gösteririr. Onların kurultayları ise haber değeri olmayan kurultaylardır. 3 temel noktayı anlatım edeyim. Partinin yükünü taşıyan örgütlerdir. Örgütler 100 yıllık birikimin temel taşlarıdır. Ben iç hiç kimse; ben dahil, kendisini partisinin üzerinde göremez.
Maddler halinde ülkenin içinde bulunduğu tabloyu ilginize sunacağım;
Bu maddeler tablonun bir yüzüdür. Saray’ın ahlaki ve siyasi meşruiyetinin artık sorgulanması gerekir. Bu tablonun öbür yüzü, biz CHP’lilere verilen görevi göstermektedir. Bu ülkeye gerçek anlamda demokrasiyi getirmek ve mevcut olan sorunları çözmek durumundayız. Elbette tüm bunlar olurken asla umutsuzluğa kapılmayacağız. Biz umudumuzla, tarihe cihet vereceğiz. Atatürk ‘umusuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır’ der. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim. Bu salondaki hiç kimsenin umudunu yitirmeye yetkisi de hakkı da yoktur!
Tarihin bize yüklediği zorunluluk. 6 önder oturduk. bu tabloyu kısmen anlattım ve kendilerine şunu söyledim; Ülkede demokrasi yok. Bir sorunlar yumağı haline geldi. Biz 6 önder tarihin bize getirdiği sorumluluğu yapmak zorundayız. Uzun uzun anlattım. 6 parti bir araya geldik. Ülkeyi nasıl yöneteceğimiz için oturduk çalıştık. Ortak mutabakat metni hazırladık ve halkımızla paylaştık. Güçlendirilmiş parlementer sistem için çalışmalar yaptık. İş, cumhurbaşkanlığı adaylığının seçilmesine gelince masadan kalkmalar ve masaya geri dönmeler oldu. Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım. Usta Nazım’ın dediği gibi ateşi ve ihaneti gördük fakat yılmadık, yıkılmadık. Yapılan tüm kumpaslara, yalana dolana rağmen, çalıştık, yılmadık, yıkılmadık asla ve asla boyun eğmedik. Yolu doğru olanın yükü ağır olur, hançerle beraber yükümüz ağırdı. Beni asıl üzen sırtımdaki yük değil sırtımdaki hançerlerdi. Seçim bitti, kazanamadık.
Daha soluk alamadan değişim söylemleri başladı. Değişim söylemlerini dillendirenler uzun süredir değişmeyenlerdi. Ama seçimden sonra ilk işim onları değiştirmek oldu. Hayatın kendisi değişir zaten. İlk değişimi, 2019, en aka değişimi yaşayan parti CHP’dir. En aka değişimi yaşayan parti CHP’dir. Örneğin ne diyorlardı? Bu cehape varya, Sivas’ın ötesine gidemiyordu diyorlardı. Peki bugün, bugün oralardan milletvekili çıkardık. Hangi değişimden söz ediyorsunuz? Girilemeyen yerlere girdik. CHP Türkiye coğrafyasının her yerinde konuştu, tartıştı. Değişimin içinde olanlar değişimi fark edemezler. Asla yan yana gelemez dedikleri insanlarla yan yana geldim, kucaklaştım. Dilimizi değiştirmek zorundaydım. Biz sadece muhalefet eden bir parti görünümündeydik. Ama öyle köklü bir değişim yaptık ki Türkiye’nin en temel sorunlarına çözüm üreten bir parti olduk. Biz hangi örneğin varsa Türkiye coğrafyasında o sorunlara akılcı çözümler üreten biricik partiyiz.
Değişimci olunca değişmeyen arkadaşların fazla sık dillendirdiği bir şey var; ‘CHP sağa kaydı’. Bunlar sağın da solun da ne olduğunu bilmiyor. Çok aleni ve net. CHP halkın partisidir. 6 okumuzdan birisi halkçılıktır. Avrupa’nın en güçlü sosyal demokrat partisi CHP’dir. Değişimin içinde olanlar değişimi fark edemezler. biz muhalefet politikamızı da değiştirdik. Sosyal kimlikler üzerinden siyaset üretmeye başladık. Bazı arkadaşlarımızın sosyal kimliğin ne olduğundan haberi olmayabilir.
Her bir sosyal kimliğin sorunlarına akılcı politikalar üretmek için seferber oldu. Bizim sağa kaydığımızı söyleyenler! Çöpten kağıt toplayanların yanına kim gitti? Bu kardeşiniz gitti. Sendikaların bile doğru dürüst sahip çıkmadığı taşeron işçileri örgütledik. İktidar en son kadro vermek zorunda kaldı. Bu sağcılık mıdır solculuk mudur?
Biz kimsesizlere sahip çıktık, onların sesini yükselmek için mücadele ettik. Hangi siyasi parti apartman görevlilerinin yanında gitti? Ben, haramzadelerin sofrasına oturmadım. O insanların sofrasına oturdum. Onlar da bizim Halil İbrahim sofrasına oturdu, dertlerini anlattı.”
Olgun Kızıltepe Haberler.com – Politika
GÜNDEM
Az önceGÜNDEM
1 saat önceGÜNDEM
1 saat önceGÜNDEM
2 saat önceGÜNDEM
3 saat önceGÜNDEM
4 saat önceGÜNDEM
5 saat önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.