Türkiye’nin bölgedeki rolünü üstüne basa basa vurguladı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Erzurum 8. Olağan İl Kongresi'nde açıklamalarda bulundu. Orta Doğu'da yaşanan krizlere dikkat çeken Erdoğan, Türkiye'nin de etkilendiğini ifade etti.
Türkiye'nin bölgedeki kargaşanın ortasında bir istikrar adası olarak takdir topladığını söyleyen Erdoğan, "Ülkemiz bölgenin kilit ülkesi kimliğiyle öne çıkıyor." dedi. Sınırlarımızın etrafındaki yangının ülkeye sıçramasına müsaade etmediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bütün bu muhataralı süreçleri başarıyla yönettik, yönetmeye devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Dünyamız ve bölgemiz son dönemde gerçekten sancılı günler yaşıyor. Küresel sistem son 80 yılın en ciddi krizlerinden biriyle karşı karşıya. Koronavirüs salgını her alanda yeni sıkıntıları ortaya çıkardı. Türkiye'nin etrafında çok kritik hadiseler vuku buluyor. Rusya-Ukrayna savaşı 4'üncü yılına girecek. İsrail'in Gazze katliamları 440 gün oldu. 50 bin Filistinli kardeşimiz şehit edildi. Ateşkese rağmen İsrail, Lübnan'ı taciz etmeye devam ediyor. Bu savaşlardan, krizlerden ülkemiz de etkileniyor. Türkiye bu kargaşanın ortasında bir istikrar adası olarak takdir topluyor. Bölgenin kilit ülkesi kimliğiyle öne çıkıyor. Etrafımızdaki yangının ülkemize sıçramasına asla müsaade etmedik. Bütün bu muhataralı süreçleri başarıyla yönettik, yönetmeye devam ediyoruz.
Ülkemizde başını muhalefetin çektiği bir kesim, sorunları büyüterek millete sürekli karamsarlık aşılıyor. Milletle aynı yöne bakmak yerine rüzgar gülü misali yel nereden eserse yönlerini oraya dönüyorlar. Bunlardan bir şey olmaz. Öyle bir ruh hali içindeler ki, milletin kazanmasına tahammülleri yok. Cehalet paçalarından akıyor. Sınırlarımızın ötesinde olanlar umurlarında bile değil. Suriye'de kelimenin tam anlamıyla bir halk devrimi gerçekleşti. 61 yıllık zulmün ardından Baas rejimi artık tamamen tarihe karıştı. Ülkesinde 1 milyon masumun ölümüne sebep olan Esad, kuyruğunu kıstırıp 1 gecede Şam'dan kaçmak zorunda kaldı. Suriye halkı 13 yıl süren mücadele neticesinde muhteşem bir zafere imza attı. Halep, Hama, Humus, Lazkiye ve Şam'ın sokaklarında yıllar sonra insanların yüzü gülüyor. 13 yıl sonra ilk defa Suriyeli kardeşlerimiz geleceğe umutla bakıyor.
Ay yıldızlı bayrağımız özgür Suriye bayraklarıyla yan yana. Suriyeli mazlumlar 'Allah Türkiye'den Türk milletinden razı olsun' diyor. Birileri buna tahammül edemiyor. Suriyeli kardeşlerimizin zaferini gölgelemek adına akla ziyan komplo teorileri üretiyorlar. Suriye halkının arkasında emperyalistler varmış, Baas rejiminin yıkılması Türkiye'nin çıkarlarına zarar verirmiş. Bunun gibi bir sürü zırvayı arka arkaya sıralayarak siyaset yaptıklarını zannediyorlar. Burunlarının ucunu göremeyecek kadar cehalet çukuruna batmışlar, güya Suriye'deki büyük oyunu çözüveriyorlar. Diplomasi tıpkı siyaset gibi ince bir sanattır. Diplomasi siyaset gibi akıl, öngörü ister. Bu kardeşiniz yarım asırdır siyaset sahnesinde. Sizlerin takdiriyle son 22 yıldır da bir nevi kurtlar sofrası olan uluslararası arenada Türkiye'yi temsil ediyor.
Muhalefetin kışkırtmalarına rağmen Suriye krizinde ne kadar isabetli davrandığımızı bugün daha iyi görüyoruz. Suriyeli kardeşlerimizi ölüme göndermeyerek nasıl bir hayra sebep olduğumuzu bugün daha iyi anlıyoruz. Bugün Şam Büyükelçiliğimizi faaliyete geçiriyoruz. Suriye'nin yeniden imarı ve ayağa kaldırılmasında Suriye halkının yanında olacağız."
Türkiye'nin bölgedeki kargaşanın ortasında bir istikrar adası olarak takdir topladığını söyleyen Erdoğan, "Ülkemiz bölgenin kilit ülkesi kimliğiyle öne çıkıyor." dedi. Sınırlarımızın etrafındaki yangının ülkeye sıçramasına müsaade etmediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bütün bu muhataralı süreçleri başarıyla yönettik, yönetmeye devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Dünyamız ve bölgemiz son dönemde gerçekten sancılı günler yaşıyor. Küresel sistem son 80 yılın en ciddi krizlerinden biriyle karşı karşıya. Koronavirüs salgını her alanda yeni sıkıntıları ortaya çıkardı. Türkiye'nin etrafında çok kritik hadiseler vuku buluyor. Rusya-Ukrayna savaşı 4'üncü yılına girecek. İsrail'in Gazze katliamları 440 gün oldu. 50 bin Filistinli kardeşimiz şehit edildi. Ateşkese rağmen İsrail, Lübnan'ı taciz etmeye devam ediyor. Bu savaşlardan, krizlerden ülkemiz de etkileniyor. Türkiye bu kargaşanın ortasında bir istikrar adası olarak takdir topluyor. Bölgenin kilit ülkesi kimliğiyle öne çıkıyor. Etrafımızdaki yangının ülkemize sıçramasına asla müsaade etmedik. Bütün bu muhataralı süreçleri başarıyla yönettik, yönetmeye devam ediyoruz.
Ülkemizde başını muhalefetin çektiği bir kesim, sorunları büyüterek millete sürekli karamsarlık aşılıyor. Milletle aynı yöne bakmak yerine rüzgar gülü misali yel nereden eserse yönlerini oraya dönüyorlar. Bunlardan bir şey olmaz. Öyle bir ruh hali içindeler ki, milletin kazanmasına tahammülleri yok. Cehalet paçalarından akıyor. Sınırlarımızın ötesinde olanlar umurlarında bile değil. Suriye'de kelimenin tam anlamıyla bir halk devrimi gerçekleşti. 61 yıllık zulmün ardından Baas rejimi artık tamamen tarihe karıştı. Ülkesinde 1 milyon masumun ölümüne sebep olan Esad, kuyruğunu kıstırıp 1 gecede Şam'dan kaçmak zorunda kaldı. Suriye halkı 13 yıl süren mücadele neticesinde muhteşem bir zafere imza attı. Halep, Hama, Humus, Lazkiye ve Şam'ın sokaklarında yıllar sonra insanların yüzü gülüyor. 13 yıl sonra ilk defa Suriyeli kardeşlerimiz geleceğe umutla bakıyor.
Ay yıldızlı bayrağımız özgür Suriye bayraklarıyla yan yana. Suriyeli mazlumlar 'Allah Türkiye'den Türk milletinden razı olsun' diyor. Birileri buna tahammül edemiyor. Suriyeli kardeşlerimizin zaferini gölgelemek adına akla ziyan komplo teorileri üretiyorlar. Suriye halkının arkasında emperyalistler varmış, Baas rejiminin yıkılması Türkiye'nin çıkarlarına zarar verirmiş. Bunun gibi bir sürü zırvayı arka arkaya sıralayarak siyaset yaptıklarını zannediyorlar. Burunlarının ucunu göremeyecek kadar cehalet çukuruna batmışlar, güya Suriye'deki büyük oyunu çözüveriyorlar. Diplomasi tıpkı siyaset gibi ince bir sanattır. Diplomasi siyaset gibi akıl, öngörü ister. Bu kardeşiniz yarım asırdır siyaset sahnesinde. Sizlerin takdiriyle son 22 yıldır da bir nevi kurtlar sofrası olan uluslararası arenada Türkiye'yi temsil ediyor.
Muhalefetin kışkırtmalarına rağmen Suriye krizinde ne kadar isabetli davrandığımızı bugün daha iyi görüyoruz. Suriyeli kardeşlerimizi ölüme göndermeyerek nasıl bir hayra sebep olduğumuzu bugün daha iyi anlıyoruz. Bugün Şam Büyükelçiliğimizi faaliyete geçiriyoruz. Suriye'nin yeniden imarı ve ayağa kaldırılmasında Suriye halkının yanında olacağız."